Değerli kardeşimiz,

Hayır, nöbetleşe görev yerinde olmak caiz olmaz, görev yerinde olmadığı zaman aldığı ücret de helal değildir.

Cami görevlileri, Diyanet İşleri Başkanlığı Görev ve Çalışma Yönetmeliği’nin 47 nci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinde yer alan “Birden fazla imam hatip ve/veya müezzin kayyımı olan camilerde haftalık izin günü dışındaki günlerde, namaz vakitlerinde görevlilerin tamamı camide bulunurlar ve görevi nöbetleşe yaparlar.” şeklindeki hüküm doğrultusunda, haftalık izin günleri hariç, görev yaptıkları camide hazır bulunacaklar ve vakit namazlarını sırayla kıldırıp müezzinlik yapacaklardır.

Demek ki, görevliler görevlerini nöbetleşe yapsa bile, bütün görevlilerin orada bulunması gerekir.

Buna göre, bir camide iki imamı veya iki müezzin varsa, haftalık veya yıllık izin, meşru bir mazeret veya özel görevlendirme olmadıkça, bütün görevliler görev yerinde olmaları ve nöbetleşe imamlık veya müezzinlik yapmaları gerekir.

Görev yerinde olması gerektiği halde orada olmamak, görevi ihmal etmektir; böyle durumlarda kazanç da helal olmaz, helal olmayan kazancı aynı kuruma ya da hazineye girecek şekilde iade etmeli, bu mümkün değilse yoksullara veya hayır kurumlarına vermeli.

Esasen imam, müezzin, vaiz ve Kuran öğreticisi olan görevlilerin aldıkları ücret, imamlık, müezzinlik yapmak, vaaz, irşad etmek ve Kuran öğretmek karşılığı değildir. Bunlar ibadettir, ücret alınmaz. Ancak bu görevliler başka bir işle uğraşmayıp, bir bekçi gibi zamanlarını ve mesailerini buraya ayırmaları sebebiyledir.

Dolayısıyla din görevlilerinin, bağlı oldukları kurum yönetmeliğindeki çalışma şartlarına riayet etmeleri zorunludur.

Selam ve dua ile…
Sorularla İslamiyet