Değerli kardeşimiz,

Her ibadetin sorumluluğu ve sevabı ayrıdır. Bu nedenle namaz kılmayan ve örtülü olmayan da oruç tutmalıdır. Böyle bir mümin namazı kılmadığı ve örtüye tam uymadığı için günahkâr olur, ama oruç tutunca hem farz sevabı alır hem de tuttuğu orucun sevabını kazanır.

Ancak unutmamak gerekir ki, namazını kılan ve örtülü olan bir mümin, bu ibadetlerle ayrıca farz sevapları alır ve bu şekilde tutulan bir orucun sevabı daha fazla olur.

Demek ki, henüz beş vakit namaz kılamamakta ya da örtüye de uyamayan mümin kardeşlerimize; “Namaz kılmıyorsanız, örtüye uymuyorsunuz oruç tutmanız da gerekmez.” denilemez. Bunlar cahilce yaklaşımlar ve sözlerdir. Çünkü namaz da oruç da birbirinden bağımsız ibadetlerimizdir.

Bir de İslami ölçülere göre örtünemeyen kadınlarımıza da “Oruç tutmalarına gerek olmadığı ve oruçlarının Allah katında kabul edilmeyeceği” şeklinde cahilce sözler edilebiliyor.

Oysa ki namazı ve örtünmeyi emreden Rabbimiz Allah, namaz kılma ve örtünme şartını koymadan orucu emrettiğine göre oruca yönelmeyi engelleyici söylemde bulunmak, hayrı engellemek olarak büyük günahtır.

Oruçlarımız, namazlarımızı kılmaya ve gereği gibi örtünmeye vesile olabilir. Bu nedenle, Kuran’ın indiği, bereketlerin yağdığı, içinde bin aydan daha değerli olan Kadir Gecesi’nin bulunduğu Ramazan orucunu tutmak ne kadar önemli ve değerlidir.

Oruç ibadetiyle ilgili ayet meallerini beraber okuyalım:

“Ramazan oruç tutmanız gereken ayıdır, insanlığa yol göstermek, hidâyetin apaçık delillerini ve doğruyu yanlıştan ayırt etmenin şaşmaz ölçüsü olan Furkan’ı açıklamak üzere, Kuran ilk olarak bu ayda indirilmeye başlanmıştır.

O halde, içinizden her kim o aya sağ salim erişirse, onu baştan sona oruçlu geçirsin.

Fakat her kim hasta veya yolcu olursa, tutamadığı gün sayısınca diğer günlerde orucunu kaza etsin. Unutmayın ki, Allah bu ibadetleri sizin iyiliğiniz için ve size olan merhametinden dolayı emretmiştir:

Zira Allah sizin için kolaylık diler, zorluk dilemez.  Bundan dolayıdır ki, oruç günleri olarak belirlenen sayıyı diğer günlerde kaza ederek veya fidye vererek tamamlamanız, size öğrettiği şekilde kendisini saygıyla anıp yüceltmeniz ve bunca nimetleri karşılığında ona şükretmeniz için her türlü kolaylığı gösterir.”(Bakara, 2/185)

Selam ve dua ile…
Sorularla İslamiyet