Değerli kardeşimiz,

Kur’an’ın Diğer İlimler ile Tefsiri

Kur’an-ı Kerim bir ilimler hazinesidir. Ya doğrudan veya işarî olarak nice ilmî gerçeklere temas eder. Gerçi o, bir fizik veya bir coğrafya kitabı değildir, fakat ayetlerinde bunlarla ilgili bazı meselelere de yer vermiştir. Mesela şu iki örneğe bakalım:

اَفَرَاَيْتُمُ الْمَٓاءَ الَّذ۪ى تَشْرَبُونَۜ “İçtiğiniz suyu gördünüz mü?”

ءَاَنْتُمْ اَنْزَلْتُمُوهُ مِنَ الْمُزْنِ اَمْ نَحْنُ الْمُنْزِلُونَ “Onu buluttan siz mi indirdiniz, yoksa indiren biz miyiz?”

لَوْ نَشَٓاءُ جَعَلْنَاهُ اُجَاجًا  “Dilesek onu acı bir su yapardık.”(Vakıa, 56/68-70)

Ayette geçen acı bir su, asit yağmurları örneğiyle açıklanabilir. Her yağmur olayında gökten yağmur yağması mümkün olduğu gibi, asit yağması da mümkündür. İşte Allah başımıza asit değil yağmur göndererek rahmetinin tecellisini göstermektedir.

İkinci bir örnek olarak, öldükten sonra dirilmeyi isbat sadedinde gelen şu ayete bakabiliriz:

بَلٰى قَادِر۪ينَ عَلٰٓى اَنْ نُسَوِّىَ بَنَانَهُ “Doğrusu biz onu parmak uçlarına kadar eski haline getirmeye kadiriz.” (Kıyame, 75/3-4)

Ayetin bilimsel bir gerçeğe işaret ettiği 19. yy’da anlaşılabilmiştir: Edward Henry 1875 yılında bilim dünyasına her insanın parmak izinin farklı olduğunu duyurmuş ve kısa süren bir tecrübe devresinden sonra, birçok polis teşkilatı tarafından kullanılmaya başlamıştır. (Celal Kırca, Kur’an-ı Kerim ve Modern İlimler, İst. Marifet Yayınları 1981. s. 198; Muhammed Ali Sâbunî, Safvetu’t-Tefasir,  Ensar Yay. İst. 1987, III, 484)

Bazılarının “Her şey Kur’an’da var.” diyerek onu âdeta bir fen kitabı gibi değerlendirmeye çalışması ifrattır, ama onda var olan işaretleri görmemek de bir tefrittir. Kur’anda var olanlar gösterilmeli, ama “her şey onda vardır” genellemesinden hareketle zorlamalı tevillere gidilmemelidir.

Selam ve dua ile…
Sorularla İslamiyet