Değerli kardeşimiz,

Soruda geçen bilgiler doğru değildir.

İmam Şafi Mısır’a gittiğinde bir süre dayıları Ezdlilerde misafir kaldı (bk. Beyhaki, Menâḳıbü’ş-Şâfiî, Kahire 1390-91, 1/239)

Mısır’da kendisine en çok destek ve himayeyi ise İmam Mâlik’in önde gelen talebelerinden Abdullah b. Abdülhakem’in ailesi sağladı; onlar da İmam Şafi’nin ilminden çokça yararlandı ve Abdullah’ın oğlu Muhammed onun gözde talebelerinden biri oldu. (Kadı Iyaz, Tertîbü’l-medârik, 1/392, 525)

Halife Memun, İmam Şafi’yi Mısır kadısı yapmak isteyince onun, “Allah’ım! Dinim, dünyam ve akıbetim için bu görev hayırlı olacaksa nasip eyle, değilse canımı al.” şeklinde dua ettiği ve üç gün geçmeden vefat ettiği rivayet edilmiştir. (İbn Hacer el-Askalani, Tevali’t-tesis, s. 182)

Bu vesileyle, şu gerçeği de dile getirmenin gerekli olduğunu düşünüyoruz:

Bir doktorun hatasıyla bütün doktorları sorumlu tutmanın yanlışlığı gibi, bir mezhebe tabi olan bir Müslümanın hatasıyla da o mezhebe bağlı bütün Müslümanlar sorumlu olmazlar.

Bu tür yanlış değerlendirmeler, ne yazık ki, günah işleyen bir Müslümanı bahane ederek bütün Müslümanların o günahı işlemiş görmek gibidir.

Selam ve dua ile…
Sorularla İslamiyet