Değerli kardeşimiz,

Bizim görebildiğimiz kadarıyla, Hz. Aişe (r.anha) validemiz, kendi zamanıyla günümüzün kızlarını kıyaslamamış, Hz. Peygamberin (asm) hayatta iken yaşayan kızlar ile kendi zamanındaki kızları kıyaslamıştır.

İlgili hadis rivayetinin bir benzeri şöyledir:

Hz. Aişe (r.anha) anlatıyor:

“Bir yolculuk sırasında Hz. Peygamber (asm) ile koşma yarışına girdim ve ben (bir binit üzerinde değil) ayaklarım üzerinde koşarak onu geçtim. Fakat bir müddet sonra tekrar onunla yarışa girdim, ancak bu defa -ben kilo aldığım için- o beni geçti ve ‘Bu ona karşılıktır şimdi ödeştik.’ buyurarak latife etti.” (Ebu Davud, 2578; Müsned, 6/264)

Demek ki, olayı anlatan Hz. Aişe’nin ifadesine göre, validemiz biraz kilo almış ve şişmanlamıştı. Ama Peygamber Efendimizin (asm) mübarek bedeni eskiden ne ise, yine öyleydi.

Sünnette var olan örneklerde öne çıkan ölçü ve prensipler; insanın kendi fiziksel kondisyonunu koruması yanında, asıl olarak hayatını, hayatiyetini, şerefini ve inancını koruması için, yaşadığı çağı itibarıyla bedenen güç kazanmak, güçlü olmak, savunma için ve dış düşmana karşı gücünü kullanma zarureti hasıl olduğunda buna önceden hazırlıklı olmaktır. Yani sünnette yer alan spor çeşitleri gayeli, faydalı, hedefi belli oyunlardır.

Bu arada kişi bundan hem zevk almakta hem sağlıklı kalmakta hem de dolayısıyla bir sünneti işleyerek sevap kazanmaktadır.

Yine sünnette yer alan bütün spor çeşitlerinde genel İslâmî ölçüler de yer almaktadır. (bk. Mehmet Paksu, Nereye Kadar Spor? http://www.zaferdergisi.com/makale-703-nereyekadar-spor.html)

Selam ve dua ile…
Sorularla İslamiyet