Değerli kardeşimiz,

– Evvela, “Her yasak kendi isyancısını doğurur.” sözünün hiçbir dini referansı yoktur. Bu gibi sözlerin içinde (yasaklara karşı insanın daha iştihalı olması gibi) bazı hakikatli noktalar olsa bile, tamamen bunun doğru olduğunu kabul etmek insan aklıyla ve tecrübesiyle alay etmek manasına gelir.

– Şunu çok iyi biliyoruz ki, İslam dininin yasakladığı şeyler insanın yapısına uygun şeylerdir. İster yasak olsun ister olmasın, insanın yapısında var olan bazı duygular mutlaka bu yasaklara karşı açtır.

Örneğin: İslam dini gayrimeşru ilişkiyi, zinayı yasaklamıştır. Acaba, günümüzde genel olarak dünyada yasak kapsamında olmayan zinaya karşı insanların iştihası azalmış mı, yoksa daha da kabarmış mı? Azalmış diyenlerin yalancı olduklarına dünya şahitlik etmektedir.

– Çok açık bir örnek vermek gerekirse; benzin ile ateşi düşünelim; acaba ateşi benzinden uzak durdursak (yasaklasak) mı daha iyi, yoksa ikisini bir araya getirsek mi daha iyidir? İnsanın arzu ve isteklerine hedef olan şeyleri serbest bırakmakla o yaratılışta var olan duyguları nasıl törpüleyebilirsiniz?

Aksine arzuladığı şeyler ne kadar yanında hazır bulursa o nispette iştihası ve hemen o arzusunu yerine getirmesi, nefsin ve kuvve-i şeheviyenin en başta gelen görevi olacaktır.

– Bir söz var: “Alışan kudurandan /veya alışkanlık kudurmaktan beterdir.” Bu atasözü halkın deyimiyle “kitabın tam ortasından çıkmış”.

Milyonlar tecrübe bunu desteklemektedir. Zira her alışkanlık bir nevi bağımlılıktır. Özellikle her şeyi bilen, her şeyi hikmetle yapan Allah’ın yasakladığı bir şeye alıştı mı; insanın onu terk etmesi çok zor olur. Bu gerçek, uyuşturucu için olduğu gibi, zina, hırsızlık, yalan söylemek, cinayet işlemek için de geçerlidir.

Hapisten çıkan hırsızların, katillerin, uyuşturucu kullananların yine aynı işi yapmalarının altında yatan sebep bu bağımlılık ve bu alışkanlıktır.

Demek ki “yasak olmayan şeylere insanların hiç iltifat etmeyeceği” safsatası bir vehimden ibarettir.

Selam ve dua ile…
Sorularla İslamiyet