Değerli kardeşimiz,

Öncelikle ifade edelim ki, duanın kabulü ile ilgili pek çok ayet ve hadis bulunmaktadır. Bu nedenle duası kabul olmayanın okuyacağı dua demek doğru olmaz.

Ayrıca, bakabildiğimiz kaynaklarda böyle bir uygulamaya dair bir bilgiye rastlamadık.

Bununla beraber, buna yakın bir duayı Peygamber Efendimiz camiye girerken okumuştur.

Nitekim Resûl-i Ekrem (asm) bir hadisinde, camiye girerken salatüselamdan sonra, “Allahım, bana rahmet kapılarını aç!” (اللهم افتح لي أبواب رحمتك), çıkarken de yine salatüselâmdan sonra, “Allahım, senin lutuf ve keremini dilerim!” (اللهم إني أسألك من فضلك) şeklinde dua edilmesini tavsiye etmiştir (Müslim, Salatü’l-müsafirîn, 68)

Camiye Girerken, Allah’tan rahmet kapılarının açılması istenir. Çünkü cami, Allah’ın rahmetini celbeden, namaz, dua, zikir, ilim gibi ibadetlerin yapıldığı yerdir.

Bu dua, camiye bir ibadet bilinciyle ve manevî bir hazırlıkla girmenin niyazıdır.

Cami Çıkarken, Allah’tan fazlını (lütfunu, ihsanını) isteriz. Cami ibadetinin ardından, günlük yaşama dönülürken, Allah’tan helal rızık, kolaylık, bereket gibi dünyevî ve uhrevî nimetler talep edilir.

Bu dua, dünya işlerine Allah’ın yardımıyla devam etme niyetidir.

Bu hadis, bize camiye giriş ve çıkışta dua ile bilinçli bir şekilde davranmayı öğretir. Mümin için cami, sadece girip çıkılan bir yapı değil, rahmete girilen ve lütufla çıkılan bir mekândır.

Bu duaları ezberleyip uygulamak, hem Peygamber Efendimizin (asm) sünnetine uymak hem de ibadetlerimizi şuurlu ve derin anlamlı hale getirmek için önemlidir.

Ayrıca bu duaları başka yerde ve zamanda okumak da uygundur.

Selam ve dua ile…
Sorularla İslamiyet