Değerli kardeşimiz,

Öncelikle ifade edelim ki yaratılan her şeyin bir sınırı ve hududu vardır. Ancak cennetin sınırı olsa bile cennet ehline bir sınırlama yoktur.

Cennet maddi bir memleket olduğuna göre elbette fiziki sınırları da olur.

Nitekim “Rabbiniz tarafından (lütfedilen) mağfirete / affa, genişliği göklerle yer kadar ve takva sahipleri için hazırlanmış bir cennete doğru yarışırcasına koşuşun.”(Al-i İmran, 3/133) mealindeki ayette “genişliği göklerle yer kadar” ifadesiyle cennete fiziki sınırlar çizilmiştir.

Bununla beraber, İslam literatüründe verilen bilgiye göre, cennet sekiz bölgeden oluşur. Bu sekiz bölgenin insanların Allah’a gösterdikleri saygı ve sevginin kaynağı olan imanlarının kuvvetine ve bu imanla yaptıkları kulluk vazifelerini hakkıyla yerine getirmelerine paralel olarak gösterdikleri tevekküle ve kulluğa göre verilmesi söz konusudur.

İstenilen her şeyin cennette olacağını haber veren bazı ayetlerin mealleri şöyledir:

“… orada nefislerin arzu ettiği ve gözlerin lezzet (zevk) aldığı her şey var. Ve siz orada süresiz kalacaksınız.” (Zuhruf, 43/71)

ayetiyle bu nimetlerin zenginliğine dikkat çekmiştir. Bu konuyla ilgili diğer ayetler ise şöyledir:

“… Orada nefislerinizin arzuladığı her şey sizindir ve istediğiniz her şey de sizindir.” (Fussilet, 41/31)

“… Onlar nefislerinin arzuladığı (sayısız nimet) içinde ebedi kalıcıdırlar.” (Enbiya, 21/102)

Denilebilir ki, iman ve İslam’ın emir ve yasaklarını yerine getirme performansına paralel olarak kazanılan manevi sınırlara uygun bir tarzda fiziki sınırları, hayatın mutluluğu ve refah sınırları da olur. Bunların hepsi Allah katında bellidir.

Özetle cennetin de bir sınırı vardır, ancak istek ve arzulara bir sınırlama olmayacaktır.

Selam ve dua ile…
Sorularla İslamiyet