Değerli kardeşimiz,

Bu anlamda bir hadis rivayeti bulamadık.

Sorudaki bilgiler, muhtemelen İmam Rabbani’nin Mektubat’ında geçen bilgilerden alınmış olabilir.

Burada geçen bilgi şöyledir:

 وقالوا لو كان لشخص من العمل الصالح مثل عمل نبي وبقى في ذمته حق شخص مقدار نصف دانق لا يدخل الجنة حتى يؤدي ذلك

Ve dediler ki: Bir kimse, bir peygamberin yaptığı ibadetleri yapsa, fakat üzerinde başkasının yarım danek hakkı bulunsa, bunu ödemedikçe, cennete giremez. (bk. Mektubat-ı Rabbani, 2. Cilt, 87. Mektup)

Danek, “küçük dane” anlamındadır ve bir danecik demektir. Dirhem, dinar ve miskalin altıda biri değerinde bir ölçü birimidir.

İmam Rabbani bu bilgileri verirken “Dediler ki:” şeklinde bir sözcük kullanmıştır ki, bu ifade tarzı, İmamın dışında bazı alimlerin görüşü gibi görünüyor. Fakat böyle de olsa, İmamın oradaki tavrı onun da bunu tasdik ettiğini göstermektedir.

Şunu söyleyebiliriz ki; bu ifadelerde “kul hakkı” ne kadar olursa olsun, bunun önemine işaret edilmiştir.

Ehl-i sünnet alimlerinin ittifak ettiği bir husustur ki; imanla Allah’ın huzuruna çıkan kimsenin cehenneme girip ondan sonra cennete girmesi söz konusu olduğu gibi, Allah’ın affı ve lütfuyla ceza çekmeden de cennete girebilir.

“Allah kendisine ortak koşmayı elbette bağışlamaz, bundan başkasını dilediğine bağışlar. Allah’a ortak koşan kimse, şüphesiz büyük bir günahla iftira etmiş olur.” (Nisa, 4/48)

mealindeki ayette bu gerçeğin altı çizilmiştir.

Bir şey kalıyor ki, Allah kul hakkını mutlak adaletiyle çözüme kavuşturmak üzere, iki hasım olan kimseleri barıştırabilir. Örneğin alacaklıya kendisi lütfettiği bir şeyle onu razı eder ve ikisi birlikte elele verip cennete giderler.

Demek ki “bir daneciğin yarısı kadar da olsa karşı tarafın hakkını ödemeden cennete girmez” ifadesi, bu adalet ölçüsüne işaret etmektedir. Yoksa “bütün sevapları yok olur” anlamında değildir. Sevaplarından alacaklıya verilir sonra cennete girer, demektir.

Selam ve dua ile…
Sorularla İslamiyet